Bir dünya klasiği olan, Charlotte Brontë'nin Jane Eyre romanını henüz bu yıl okuyabildim. Geç bir zaman sonra ise yorumumu ekliyorum.


Öncelikle lise dönemim ve devam eden birkaç yıl içinde çoğu romana karşı ön yargılı davranıp, okumamamın yanlış bir karar olduğunu belirtmek isterim. İnsan ufkunu genişletmek istiyorsa tek türden eserlere devam etmemeli. Yeni yazarlar, yeni beyin ürünleri keşfetmeli.


Ben bu ön yargım yüzünden çoğu romanı okumadım. Ama hiçbir zaman geç değil deyip okumadığım nice güzellikleri okumaya karar verdim.
Jane Eyre geçen kış bitirdiğim klasiklerden birisi ve ben bu romana bayıldım. Evet kadınları daha çok etkileyen bir roman olsa da bence herkes okumalı.
Okuduğum kitapların içeriğinden bahsetmeyi sevmem, bilirsiniz. Onun yerine yorum yaparım.
Ben bu kitaba başladığımda, zerre bilgim yoktu içeriği hakkında. İyi ki de olmamış. Daha yoğun merak ettim olacakları. Birkaç gün içerisinde bitirdiğim bu kitabı gecenin geç vakitlerine kadar heyecanla okudum. Yeri geldi Jane Eyre ve Edward Rochester  ile birlikte ben de ağladım.
Hele ki tam Jane Eyre mutlu olacak diye beklerken yaşanan o elim dram yok muu :( Neyse spoiler vermeyim siz okuyun. 

Kitaba ismini veren karakter Jane Eyre kendi tanımıyla 'çirkin değil ama güzel, dikkat çekici ve zengin de' değil , aksine varlığı ile yokluğu belli olmayacak derecede sade, silik bir kız. Ha yer yer kızdığım kısımlar da oldu ama olur o kadar :D Google'da Charlotte Brontë'nin resmini görene kadar hayalimdeki Jane Eyre'nin yazara bu kadar benzeyebileceğini tahmin edemezdim. Kendi hayatı da en az Eyre kadar acıklı olan Brontë adeta kendini tasvir etmiş. 
Neyse ki benim gibi güzel, dikkat çekici ve zengin olmayan kadınların da baş kahraman olabileceğini göstermesi açısından bu romanı ayrı bir yere koydum beyin bedava kontenjanımda.

Gelelim efsane karakter Edward Rochester'a...
Edward tasvirini okur okumaz hayalimde kimle özdeşleştirdim adamı dersiniz?? 
Kenan İmirzalıoğlu :D Okuyanlar. yoruma akıllarına gelen ünlü varsa yazsın lütfen. Yalnız öyle silik bir karakter olan Jane Eyre, Rochester gibi birinin gözünde nasıl devleşti hiç anlamadım. Bence romanın en bahtsız bedevisi Rochester'dı ya neyse...
Silik seviyorsa demek...

Genel yorumum ise okuyunuz ve okutunuz... Bilhassa ergen kızlara, genç kızlara ve artık hayatın kollarına kendini bırakmış kızlara (Bu üçüncü biziz efenim :D)

Ekşi sözlük yazarlarının roman ve karakter yorumları da ayrı bir kopmalık. 

Buyrunuz...










Biraz da Mösyö Edouard Fairfax de Rochester dedikodusu yapalım :D






Martı Yayınları'nın çıkardığı versiyonunu okuduğum bu kitap, kitap evlerinde 20-25 liradan aşağı satılmıyor genelde. Ama ben A101 den 3.95 e almıştım. Bence bu tip kampanyalar en azından klasiklerde çoğaltılmalı ki biz okurlara da külfet olmasın demi :D

Tek sevmediğim yanı Fransızca diyalogların çevrilmemiş olmasıydı.

Sizin yorumlarınızı bekliyorum...