kitap fuarı


17 Ocak kitap fuarının son günüymüş. Gittiğimizde öğrendik ve iyi ki gitmişiz dedik. 
Hava çok soğuktu ama yine de gittiğimize değdi. Tabi eli boş dönmek olmazdı. 
Kalabalıktan çok rahat edemesek de yine de birkaç kitap almayı başarabildik.

Fuara girmek isteyenlerin, uzun kuyruklar oluşturduğunu görünce gerçekten sevindim.
Demek ki okuyoruz!!! Ama neyi? Bu da çok önemli.
İnşaAllah çok faydalı şeyler okuruz da ülkenin gelişimi ve neslin şuuru biraz olsun artar.
Açıkçası bu kez Türk yazarları okumak istedim. Ve alış-verişimi ona yönelik yaptım.

Kitaplara gelecek olursak:


kitap fuarı


Aldığım kitaplardan en ilgimi çeken, F.B'nin  üniv. yıllarından ev arkadaşı, Bilâl Sami Gökdemir'in romanları oldu.  
Şu Saatte Orada Mıydın? son sayfası yırtık bir roman. Ciddi ciddi yırtmışlar. Son sayfasından ve verilen ip uçlarından yola çıkarak olay çözümlemesi yapılıyor sanırım.
Madam Bravo'nun arka kapağında kazınacak bir kısım var. Yine verilen ip uçlarından ve kazınan kısımdan yola çıkarak olay çözümlemesi yapılıyor.
Çok Kullanılmış Kalpler Dükkanı romanında belli kısımdan sonra şifreli, kalp şeklinde bir anahtar var ve o şifreyi çözmeden kitabın kalanını okuyamıyorsunuz. 
Çok güzel olmuş, romanların bu şekilde sunulması.

Büyükler için boyama kitabı mı alsam diye düşünürken, Hasan Aycan'ın çizgilerle 40 Hadis-i Şerifi anlattığı 40 Hadis 40 Çizgi kitabını aldık. Benim çok hoşuma gitti. 40 Hadis ezberlemek bu şekilde daha kolay.

F.B'nin görür görmez, ''Edebiyat eleştirmenlerinden tam not alan öykü kitabı. Muhakkak alalım.'' dediği, Sedat Demir'in Küçük Paris Fena Öksürüyor kitabı hem kapağının güzelliği hem de ismi ile dikkatimi çekti ve ben de alalım dedim. 
İki tane aldık. Stanttaki gençler ''Yazarımız burada imzalatmak ister misiniz?'' dediler. 
Hem yazarla tanıştık hem de kitaplarımızı imzalattık. Yazarın ilgi ve alakası çok güzeldi. 
Ayrıca bu yayınevinin standında duran gençlerin kitaplar hakkında soru soran kişileri bilgilendirmesi takdire şayandı. 
Çünkü, neredeyse tüm kitapları okumuşlardı. Ve kişilerin tarzına göre kitap önerilerinde bulunuyorlardı. 
Keşke her stantta böyle kişiler dursaydı. Köklü yayın evlerinin standında ve koca fuarda bile böyle bilinçli kitap satıcıları çok az gördüm.

Fuara gitmeden önce Ahmet Şafak'ın Kurt 2015 romanını görüp merak etmiştim. F.B de fuarda kitabı görünce merak etti. Ahmet Şafak'ın fuara geleceğini bilmiyorduk. Almışken imzalatalım dedik. Onunla da tanıştık. İlgi ve alakası güzeldi. Yorgunluğu belli olmasına rağmen herkesi güler yüzle karşıladı.

Açıkçası bu kez Türk yazarları okumak istedim. Ve alış-verişimi ona yönelik yaptım.

Fuarda benim için en güzel şey sahafları gezmekti. Yalnız şunu fark ettim. 
Fuara gidecekseniz ve özellikle sahafları gezecekseniz ne alacağınıza gitmeden karar vermelisiniz.
Yoksa benim gibi ne alacağınızı bilemez halde gezer durursunuz. 
Siz siz olun fuara listenizi yapıp gidin vesselam. :)

                                                                                                       
                                                                乇.乃