bezdum da bezdum


Hey Sen!
Yiyip yiyip kilo al(a)mayan,
Bağırsağındaki kurtlarla hızlı sindirim için en az 50 yıllık sözleşme yapan,
Ay ben ekmeksiz doymam diyerek makarna ve bilumum karbonhidrat depolarını gece dahi yiyebilen,
Gizli gizli spor yapan,
Troit sorunu yaşayıp çok terleyen,
Agresiflikten, fesatlıktan yahut her şeyi kafaya takmaktan yağları eriyen,
Yediklerinin üstüne semer versen yiyen,
My 600 lb life'ı vakit öldürmek için  izleyen,
Evet sana diyorum, 36-38 beden arası, zayıf, sıska kişilik.
Sen ve senin gibi Safinaz'ların yer yüzünden silinip gitmesini, tüm kiloluların, ödemlilerin, tombulların âri ırk olarak dünyaya hükmetmesini diliyorum.
Söylesene bana, zayıf insan ne işe yarar ha? 
Hastalıklı mısın yoksa sen? 
O yüzden mi böyle çöp gibisin? 
İki kilo bir şey taşı desek yere çakılırsın. Ben sana diyim çok zayıflık iyi bir şey değil. 
Hem, rüzgarda nasıl yürüyorsun ya sen?" derken, aslında kalbinden geçen:
( Zayıflayamadığım, kilomu, yediklerimi kontrol edemediğim ve su içsem yaradığı için seni o kadar kıskanıyorum ki iki çocuklu kocaman kadın nasıl böyle fit kalabiliyor diye olur olmadık zamanlarda kafama takıp gece gündüz sana kötü enerji yolluyorum. )


zayıf insanlar ölün


Zayıf insanlara kafayı takan arkadaşlara sesleniyorum: Yapmayın bunu. Senelerdir ve özellikle bu yaz boyunca buna benzer cümleler duydum. O kadar rahatlıkla söylendi ki bu sözler yüzüme yüzüme en gamsız insan bile kırıldığımı fark edip utanır söyleyemezdi. Biraz düşünceli olun ya.
Bu zayıflar size n'etti arkadaşlar?
Hadi onlara saygınız yok anladım da bari iğne ucu kadar kendinize saygınız olsun.
Bazılarınıza patavatsızlıkta, Oxford'da kürsü filan açılsa az gelir be.
Biz hiç size patlayacan, az ye, yağ bidonu gibisin diyor muyuz?
Çok merak ediyorsanız söylüyorum: Gen ve metabolizma en büyük etken.
Durun hatta anlayacağınız dilden söyleyim size.
Vermeyince Mabud neylesin Ma(h)mut. Yaradan size vermemiş yok işte. Kabullenin artık.
Bezduk da bezduk...


                                                           乇.乃